Ergen Bireylerde Madde Kullanım Bozukluğu

Madde Bağımlılığı

Klinik Psikolog Tuğba KOÇ

7/14/20243 min read

Ergen Bireylerde Madde Kullanım Bozukluğu

Madde Bağımlılığı,

İlaç kullanımı dışında kalan ve merkezi sinir sistemini etkileyerek ruhsal yaşantı üzerinde de olumsuz etkiler yaratan bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlığa neden olan maddelerden bazıları şunlardır:

Alkol, esrar, kokakin, ekstazi, amfetaminler ve uçucu maddeler. Uyuşturucu madde, insan hayatında duygu, düşünce, davranış açısından olumsuz değişikler meydana getirir. Tıp alanında ağrı dindirici özelliği ile kullanılan ilaçların haricinde, uyarıcı özelliği olan ve işlenmesi açısından tıp alanında kullanılan ilaçlardan epey farklılık gösteren bu maddelerin kullanılması oldukça sakıncalıdır.

Peki bu kadar sakıncalı olan bir maddeye ergen birey neden bağımlılık geliştirir?

Ergen bireylerin madde kullanımını etkileyen birçok durum vardır. Psikolojik ve fiziksel sağlık, aile ilişkileri, sosyal ilişkiler, algılanan aile ve arkadaş desteği gibi durumların, ergen bireylerin madde kullanımıyla ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Ergenlerin madde kullanmasına yol açabilecek nedenler risk faktörleri olarak adlandırılmaktadır. Bu bağlamda ergenlerin madde kullanımı ve sonrasında madde bağımlılığı geliştirmesine yol açabilecek bazı risk faktörleri şunlardır:

-Sosyal desteğin kısıtlı olması ya da hiç olmaması.
Ergenlik dönemi, her ne kadar bağımsızlaşma ve özgürleşme isteğinin yoğun olduğu bir dönem olsa da çocuklukta aileden alınan ilgi, sevgi, şefkat ve güvene hala ihtiyaç duyulan bir dönemdir.
Bu dönemde yaşanılan değişimlerin aile tarafından desteklenmemesi, ayrıca her istek ve ihtiyacın reddedilmesi (reddedilmesi gereken durumlarda ailenin reddetme tarzının incitici olması).
Bunlara ek olarak okulda ve yaşadığı çevrede arkadaşlarından, öğretmenlerinden, yeterli desteğin görülmemesi gibi durumlar riskli olabilmektedir.

-Sosyal aktivitelere katılım olmaması. Sosyal aktivitelere katılmak, gerilimi azaltmanın ve hazzı sağlıklı boyutlarda yaşamanın en sağlıklı yoludur. Aile, okul ve arkadaş çevresinde sosyal aktivitelere katılmayan, izole olan ergen bireyler, yaşadıkları gerilimi atmak için madde kullanımına başvurabilirler. Madde ile gerilimin azalması ve haz düzeyinin artması ile bağımlılık gelişebilir.

-Ailede madde kulanan birinin varlığı. Yapılan araştırmalara göre ailede uyuşturucu kullanan birinin varlığı, ergen bireyin maddeye ulaşması ve kullanması açısından risk faktörü olabilmektedir.

-Ailede sağlıklı özdeşim kuracak bireyin olmayışı. Ergen bireyin, yaşadığı aile içinde sağlıklı rol model alabileceği bir yetişkinin olmayışı.

-Çatışmalı aile ortamı. Çocukluğundan itibaren çatışma içinde büyüyen bireylerin, yaşamın ilerleyen zamanlarında madde kullanma ihtimali açısından risk taşıdığı düşünülmektedir.

-Arkadaş çevresi. Ergen bireyler açısından bulundukları dönem itibariyle arkadaş çevresinden kabul görmek çok önemli bir yere sahiptir. Arkadaş çevresi madde kullanımını özendiriyorsa, arkadaş çevresinden kabul görmek isteyen ergen birey, madde kulanımına başlayabilir.

-Aşırı denetim. Evde katı kuralların olması, çocuğa özel alan bırakılmaması, duygu ve düşüncelerine önem vermeden onun adına her kararlar almak, her davranışını izlemek ve eleştirmek, katı otoriter bir tutum sergilemek.

-Aşırı denetimsizlik. Evde hiçbir kuralın olmaması, eve giriş çıkış saatlerinin önemsenmemesi, arkadaşları ve romantik ilişkileri içeren sosyal çevresinde kimlerin olduğunu bilmemek, nerede ve kimlerle vakit geçirdiğine dair hiçbir bilgiye sahip olmamak. Kısacası ilgi ve alakayı tamamen çekmiş olmak.

-Merak. Sosyal medyada ya da dizi ve filmlerde, madde kullanımının özendirilmesi ergen bireyde merak uyandırarak madde kullanmasına neden olabilir.

Ergen bireyin madde kullanıp kullanmadığını anlamanın en iyi yolu kan ve idrar testleridir. Bunun yanında ergen bireyin akademik başarısı, ruhsal durumu, fiziksel sağlığı ve duygu durumunun olumsuz yönde değişimler göstermesi de madde kullanımı açısından soru işareti uyandırabilir. Madde kullanım bozukluğu, tedavi almadan çözülebilecek bir rahatsızlık değildir.

Madde kullandığından emin olunan ergen bireye bağırmak, hakaret etmek ve kızmak durumu alevlendirmekten başka bir işe yaramayacaktır. Aileler, ergen bireye tedavi almasının neden gerekli olduğunu, madde kullanmak ergen için ne kadar en iyi yol olarak görünse de daha sağlıklı ve yapıcı çözümlerin de olabileceği, ilerleyen dönemlerde maddenin kendisi için olası zararları uygun bir dille anlatılarak tedavi görmesi gerektiğinin önemi anlatılmalı ve tedavi motivasyonu sağlanmalıdır.

Tedavi sonrası sosyal etkinliklere katılımını desteklemeli, aile içi ilişkilerde iyileştirici çözümler aramalı, okul başarasını ve arkadaşlık ilişkilerini belli düzeyde takip etmeli ve her zaman size sığınacağı bir liman olduğunuz mesajını vermelisiniz.